Onkoloji

Wilms Tümörü

Wilms tümörü, çocukluk çağında böbrekte en sık rastlanan kötü huylu bir tümördür. Çocukluk çağı böbrek tümörlerinin %95’ini oluşturur. Görülme sıklığı bir milyonda 7-10’dur. Genellikle 5 yaşın altındaki çocuklarda görülür. İki taraflı Wilms tümörü ise daha erken yaşta ortaya çıkar. Erkeklerde kızlara göre daha sık görülmektedir. Hastaların %10’unda tanı anında tümör yayılmış durumdadır. Böbrek çevresindeki lenf düğümlerine, akciğer ve karaciğere yayılım gösterebilmektedir.

En sık bulgusu karın bölgesinde ağrısız şişlik olmasıdır. İdrarda kan görülmesi, yüksek tansiyon, kilo kaybı, ateş, iştahsızlık, karın ağrısı, o taraftaki testisde varikosel olması diğer semptomlardır.

Tanı klinik, fizik muayene ve görüntüleme yöntemleri ile konulmaktadır. Tanıda karın ultrasonografisi, bilgisayarlı tomografi veya manyetik rezonans görüntüleme(MR) kullanılmaktadır. Akciğere yayılımı değerlendirmek için akciğer tomografisi yapılır.

Ayırıcı tanıda en sık nöroblastom olmak üzere diğer karında yer kaplayan diğer oluşumlar düşünülmelidir.

Wilms tümörünün tedavisinde başarı, multidisipliner ekip çalışması çok önemli olup cerrahi tedavi, kemoterapi, ve radyoterapiden oluşur. . Tümörün büyüklüğü ve vücuttaki yaygınlığına göre tedavi planı yapılır. Erken tanı almış ilerlememiş olgularda öncelikle cerrahi tedavi yapılıp sonrasında kemoterapi verilir. İlerlemiş olgularda tümörü küçültmek ve ameliyat için uygun hale getirmek için öncelikle kemoterapi verilmektedir. Ameliyattan sonra tümör evresine ve/veya metastaz‎ bulunmasına bağlı olarak tümör bölgesine ek olarak radyoterapi‎ yapılabilir.

Tümör erken evrede tespit edilirse ve iyi özelliklere sahipse iyileşme şansı yaklaşık %90’dır. İleri evre hastalıkta bile tedavi yöntemlerinin gelişmesine bağlı yaşam şansı yüksektir.

Nöroblastom

Nöroblastom, çocukluk çağında beyin tümörlerinden sonra en sık görülen solid tümördür. Sempatik sinir sisteminden kaynaklanan kötü huylu bir tümördür. Çocukluk çağındaki kanserlerin %6-8’ ini oluşturur. Erkeklerde daha sık görülür. Hastaların %25’i 1 yaş, %50’si 2 yaş %80’ni ise 4 yaş altında tanı alır.  Ortalama görülme yaşı 2’dir.

Nedeni henüz tam olarak bilinmemekle beraber, sempatik sinir sistemindeki ilkel hücrelerin bazılarının değişime uğrayarak kötüleşmesi sonucu oluşur.

En sık karın bölgesinde görülür. Ayrıca göğüs boşluğu ve boyun bölgesinde de görülebilmektedir.

Genellikle karın bölgesinde şişlik şikayeti ile başvururlar. Karın ağrısı, iştahsızlık, kilo kaybı, kabızlık, ishal, ateş, göz çevresinde halka şeklinde morluk(panda gözü), kemiklerde ağrı, göğüs boşluğunda ise solunum sıkıntısı, göz kapağı düşüklüğü, göz bebeğinde küçülme gibi bulgular da görülebilmektedir.

Tanı ayrıntılı fizik inceleme, ultrasonografi, tomografi(BT) veya MR yapılır. Kan tetkikleri, kemik iliği biyopsisi tanıda yardımcıdır.

Nöroblastom lenf bezlerine, karaciğere, kemiklere, kemik iliğine, karaciğer, cilt, beyin, ya da diğer organlara yayılabilir. Evrelendirme tümör boyutu ve çevre organlara yayılımına göre yapılır.

Tedavi, tümörün yerleşim yerine, büyüklüğü, hayati organlarla ilişkisine göre belirlenir. Tümör erken evrede ise cerrahi olarak çıkarılabilir. Ancak tümör çıkarılamayacak büyüklükte ise, başka dokulara yayılmışsa tümörden biyopsi alınır ve öncelikle kemoterapi uygulanarak tümörün küçülmesi sağlanır ve daha sonra cerrahi planlanır.

Nöroblastom hastalığının seyri hastadan hastaya değişiklik gösterir. Hastalık seyri özellikle tümörün büyüme şekline ve tanı anında hangi hastalık evresinde olduğuna bağlıdır.

Sosyal Medyada Paylaş:

Bunlar da İlginizi Çekebilir

obesite-cerrahisi
Obesite Cerrahisi

İçerik Güncelleniyor...…

Devamını Oku
kabizlik
Kabızlık

Kabızlık çocuklarda sık görülen bir sorundur. Bebekler hayatlarının ilk dönemlerinde …

Devamını Oku
gogus-duvari-deformiteleri-pektus-ekskavatum-pektus-karinatum
Göğüs Duvarı Deformiteleri (Pektus Ekskavatum, Pektus Karinatum)

Göğüs kafesinin önündeki kemiğin içe doğru çökmüş şeklidir. En sık görülen göğüs…

Devamını Oku